İstanbul Ticaret Odası’ndan ‘kredi maliyeti’ açıklaması
ITO’danYapılan açıklamada, odanın Ağustos ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada yer alan Avdagiç’e de yer verildi. Bankanın Sadeleşme adımlarıyla birlikte kredi sistemindeki darboğaz ve finansmana erişimde yaşanan sıkıntıların aşılması için işaretler alınmaya başlandı. Bu gelişmeyi değerli bulduklarını belirten Avdagic, bazı bankaların kredi maliyetlerini çok değerli kılan uygulamalara yöneldiğine de dikkat çekti.
Avdagik, “Başta özel bankalar olmak üzere bazı bankaların faiz artışının yanı sıra ticari kredilerdeki komisyonlar, vadesiz mevduat zorunluluğu gibi dolaylı maliyetlerle krediyi açıklanandan daha pahalı hale getirdiklerini görüyoruz. İlgili mercilerle paylaştık. .dedi.
Hükümetin enflasyonla mücadeleye öncelik veren, ihracatı ve üretimi destekleyen yaklaşımının reel bölümün beklentileri ile uyumlu olduğuna işaret eden Avdagic, şunları kaydetti:
Avdagiç, Türkiye ekonomisinin önemli bir dönüm noktasında olduğunu vurguladı. Bu dönemde enflasyonla mücadelenin ülke genelinde bir bütün olarak sürdürülmesi gerektiğini belirten Avdagiç, şöyle konuştu: “Elbette kısa süreli bu çabada bazı zorluklar olacaktır. Ancak kararlı, etkili ve doğru yöntemlerle verilen bir çaba, başarının ana anahtarı olacaktır.”ifadeleri kullandı.
‘Şok önlemleri uygularken olası yan etkileri dikkatle izlemeliyiz’
Şekib Avdagiç, bu dönemde başta fiyat ve finansal istikrar olmak üzere iktisat politikasında rasyonelliğe dönüş yönünde atılan adımların sonuçlarının dikkatle izlenmesi gerektiğini belirterek, ” Zaman zaman gerekebilecek şok önlemleri uygularken olası yan etkileri dikkatle takip etmeli ve gerekli önlemleri hızla almalıyız.” söz konusu.
Avdagiç, yeni ekonomi yönetiminin verdiği mesajlar ve TCMB’ninGerek enflasyonla mücadele kararlılığının gerekse faiz politikasındaki rasyonel tavrının uluslararası finans çevrelerinde karşılanmasının memnuniyet verici olduğunu söyledi.
Türkiye’nin kredi temerrüt riskini ifade eden CDS puanının değerli bir gösterge olan Eylül 2021’den bu yana ilk kez 400’ün altına düştüğüne işaret eden Başkan, CDS’deki düşüşün yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yönelik risk algılarını ve maliyeti önemli ölçüde azaltacağına işaret etti. dış borçlanma. Avdagik, ” Kısa sürede yabancı yatırımcı girişlerinde bir ivme göreceğimizi umuyoruz.”ifadesini kullandı.
‘Dengelenme sürecinde beklentimiz üretim ve ihracatın en etkin araçlarla desteklenmesi’
İTO Lideri Avdagiç, enflasyonla çalışılmaya başlanan bu süreçte uygulanacak para ve maliye politikasının üretim-istihdam-ihracat ayağıyla uyumunun önemli olduğunu söyledi.
Avdagik, “Bu senkronizasyonu ne kadar sıkı yakalarsak, enflasyonla mücadele ederken ‘üretim, ihracat ve istihdamı koruma’ konusunda da o kadar başarılı olacağımıza inanıyoruz.‘ diye değerlendirdi.
Avdagic, Türkiye’nin en çok dış ticaret yaptığı Avrupa ülkelerinde durgunluk yaşandığına işaret ederek, şöyle konuştu: “Bu koşullar altında küresel ekonomide ve özellikle Avrupa pazarındaki durgunluk, dış koşulların Türkiye ekonomisi ve ihracatı için önümüzdeki dönemde destekleyici olmayacağını gösteriyor. Aynı şekilde turizmde de mevsimsel hareketlilik beklentimizin altında. Dolayısıyla , bu tablo toplam döviz gelirlerinde hedeflerimize ulaşmak için daha fazla ihtiyacımız olduğunu, çaba göstermemiz gerektiğini gösteriyor.dedi.
‘Tarımda genç kalmadı, bu sürdürülebilir değil’
Avdagiç, enflasyonla mücadelede “gıda” başlığının özellikle ve hassasiyetle vurgulanması gerektiğini vurguladı.
Avdagiç, dünyanın en büyük 10 tarım üreticisinden biri olan Türkiye’nin bu düzeydeki gıda enflasyonunu hak etmediğini vurgulayarak, ” Bu sorunun bir an önce masaya yatırılması, gıda enflasyonunu besleyen faktörlerin acilen ortadan kaldırılması gerekiyor. İTO olarak Temmuz ayı gıda enflasyonunu yüzde 8,61 olarak ölçtük. Ancak Temmuz ayı geleneksel olarak yazın meyve ve sebzelerde ucuzlaması nedeniyle enflasyonun negatif kaydedildiği bir aydır. Yaz ortasında yüzde 10’lara yaklaşan gıda enflasyonunu tetikleyen faktörleri iyi analiz edip gerekli önlemleri almak zorundayız.dedi.
Gıdanın dünya çapında “stratejik” bir sektör olarak tanımlandığına, hatta savunma sanayinin bile ilerisinde olduğuna dikkat çeken Avdagiç, şunları kaydetti: