“Ana odağımız siber güvenlik veri, enerji ve yapay zekâ”
Emre ERGÜL
Turkcell, Türkiye’ye “cep telefonundan ilk ‘Alo’yu tanıştırdığında” takvimler 1994 yılını gösteriyordu. Şirket bugün 30’uncu yılını kutluyor. Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç da bu kapsamda Almanya’nın Hamburg kentinde gazetecilerle bir araya geldi. Koç, Türkiye-Çekya maçı öncesinde gerçekleşen buluşmada, yapay zekâdan spora, veri güvenliğinden dijitalleşmeye kadar şirketin her alandaki icraat ve hedeflerini açıkladı.
İlk konu, “yaş günü”ydü…
“1994’te Türkiye’yi cepten ilk ‘Alo’ ile tanıştırarak başladığımız bu yolculuk, milyonlarca insanın hayatını kolaylaştırarak ülkemizin dijital dönüşümüne öncülük ettiğimiz, Türkiye’nin lider iletişim ve teknoloji şirketi olduğumuz bir noktaya ulaştı” diye söze başlayan Koç, “Bu 30 yıl sadece bizim şirket tarihimiz değil aynı zamanda Türkiye’nin dijital yolculuğunun da ta kendisi” dedi ve ekledi: “Sektörde birçok yeniliğe imza attık. İlklerin markası olduk. 30 yıldır Türkiye’de Turkcell eşittir teknoloji.
Bugün geldiğimiz noktada sadece bir telekom operatörü olmanın çok ötesine geçerek teknolojiyi üreten bir şirket konumuna geldik. Nitekim Türkiye’nin gururu Togg’da kullanılan yapay zekâ algoritmalarının birçoğunu ise Turkcell olarak biz sağlıyoruz. Paycell, TV+, BiP, fizy, lifebox, GAME+, Turkcell Global Bilgi, Turkcell Superonline, veri merkezlerimiz, enerji santrallerimiz ve daha pek çok şirketimizle kişilere ve endüstrilere yenilikçi çözümler sunuyoruz. O yüzden gururla diyebiliriz ki bugün ‘Her şey Turkcell’le çalışıyor, Turkcell herkesle çalışıyor.’”
Turkcell’i, “Türkiye’nin dijital dönüşümünün lokomotifi” olarak tanımlayan Koç, 2,5 milyar TL yatırım yaptıkları 4 veri merkezine dikkat çekti: “Gebze, İzmir, Temelli ve Avrupa olmak üzere 4 yeni nesil veri merkezimiz var. Bugün, veri merkezlerimizde Turkcell dışında yaklaşık 4 bin yerli ve yabancı şirket ve kuruma bulut ve veri barındırma hizmeti veriyoruz. Ülkemizi dünyanın en önde gelen veri ve bulut teknolojileri üssü haline getirme amacımız doğrultusunda 2021 yılında Avrupa Veri Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdik.
Avrupa Veri Merkezi’yle birlikte bu alanda bugüne kadar yaptığımız yatırımlar 2,5 milyar TL’yi aştı. Güvenilirliği uluslararası sertifikalarla kanıtlanmış Turkcell veri merkezlerinde sunduğumuz ihtiyaca uygun çözümler ile kurumlar ve şirketler IT altyapılarını güvenle saklayabiliyor. Verinin üretilmesinden depolanmasına, kurumsal entegrasyonundan veri güvenliğine kadar uçtan uca hizmet sunuyoruz. Ülkemizdeki bireylerin ve kurumların yanısıra birçok global şirket de veri merkezi eksenli hizmetlerimizi ve bulut çözümlerimizi kullanıyor.”
“Yıl sonuna kadar bir dünya devi gelebilir” sinyali
Başka şirketlerin de veri merkezleri yok mu? Cevap “Evet ama…” “Büyümeyi farklı şeylerden yapmak lazım. O da veri saklama işi” diyen Koç, “Altyapı yapmadan hub olamazsınız. Tier-3 Tasarım, Tesis ve Operasyonel Sürdürülebilirlik alanlarında uluslararası sertifikalara sahip ilk şirketiz. Bu çok değerli. Üç başlıkta da bu seviyede olmak herkesin sağlayamayacağı bir başarı. Ayrıca 9 şiddetine dayanıklı yapılar inşa ettik. Verilerimizi sadece siber tehditlere karşı değil, doğal afetlere karşı da koruyoruz. Bu alana büyük önem veriyoruz. Veri merkezi şirketi kurmayı planlıyoruz.
Bu noktada ‘hyper-scaler’ olarak adlandırabileceğimiz, küresel bir markayı Türkiye’ye getirmeyi hedeflediğimizi de söylemek isterim” diye konuştu. ”Aklınıza gelen pek çok banka, e-ticaret siteleri, enerji şirketleri, alternatif operatörler bizim müşterimiz” diyen Koç’a Google gibi dünya devlerin müşterileri olup olmayacağını sorduğumuzda şu yanıtı aldık: “Merkezler tamam. Bundan sonra mevzuatı da halledeceğiz. Sonra devler gelebilir. Görüşmeler var. Bu sene sonuna kadar resmi bir açıklama yapmak istiyoruz.”
“Turkcell uzayda da olacak”
Ali Taha Koç, Turkcell’in ana misyonunu “Dijital çağın lideri olarak Türkiye’ye öncülük etmek” diye özetlerken, şu yorumu yaptı: “Geleceğe yönelik bu hızlı değişimde liderlik rolü üstlenmek için belirlediğimiz 4 ana odak noktasıyla yatırımlarımızı şekillendiriyoruz: siber güvenlik, veri, enerji ve yapay zekâ. ‘Herkesi birbirine bağladığımız’ çağdan ‘her şeyi birbirine bağladığımız’ çağa geçiş yaptık. Ben bu döneme ‘birliktelik çağı’ diyorum. Bu birliktelik çağında dijital servislerimizle de kullanıcıların her zaman yanında olmaya çalışıyoruz.
Verinin güvenliği bizim için artık en az sınırlarımızın güvenliği kadar önemli ve öncelikli. ‘Türkiye’nin en büyük ve en kaliteli veri merkezi işletmecisi’ konumundayız.” Yapay zekâyı “olmazsa olmazımız” diye nitelendiren Turkcell Genel Müdürü, hedefi de yüksek tuttu: “İlerde de uzaya çıkacağız ve Turkcell uzayda da olacak. Türkiye Yüzyılı başlarken bir söz verdik; teknolojide ülkemizin en parlak yıllarını Türkiye Yüzyılı’nda yazacağız.”
Her şeyi değil, bir şeyi çok iyi yapan AI…
2024, yapay zekâ (AI) yılı… 44 yaşındaki Ali Taha Koç da AI üzerine yaptıkları çalışmaları şöyle özetledi: “En büyük problemimiz AI’nin ne olduğu ve ne olmadığını bilen insan sayısının azlığı. AI’nin büyük devlet ve büyük şirketlerin elinden alınması gerekiyor. Örneğin, ChatGPT’nin bilmediği tek şey var. ‘I don’t know’ yani ‘Bilmiyorum’ demeyi bilmiyor! Tüm verileri topluyor ve ortaya bir halüsinasyon çıkıyor. O yüzden stratejimiz büyük AI yerine küçük AI… Yani, her şeyi yapan değil, bir şeyi çok iyi yapan yapay zekâ üzerine çalışacağız.”
Spora destek “büyüyerek devam ediyor”
0 yılda kültür sanattan eğitime kadar birçok alanda projelere imza atan Turkcell’in Genel Müdürü, şirketin spora yaptığı yatırımları da şöyle sıraladı: “Futboldan atletizme, bireysel sporlardan takım sporlarına kadar çok geniş bir yelpazede spora destek oluyoruz ve bu desteği her yıl daha da büyüterek yola devam ediyoruz. Uzun yıllar süper lige isim sponsoru olarak destek olduk. Anadolu kulüplerimize sponsorluklar yaptık. Türkiye Futbol Federasyonu’nun 2002 yılından beri destekçisiyiz. Kadın futbol liginin ilk isim sponsoruyuz. 10 yıldan uzun süredir engelli branşlarına da desteklerimiz var. Sporun birleştirici gücüne inanıyor, Türkiye’nin yarınları olan gençlerin gelişimi için taşıdığı öneme odaklanıyoruz.”